Elmas'tan sonra en sert doğal taşlardan olan Granit, kristal yapısı ile her ne kadar lekelenmeye ve renk bozulmasına karşı dirençli olsa da, zamanla kullanıma bağlı olarak yüzey üzerinde istenmeyen kir ve lekeler oluşabilmektedir. 300'den fazla renk ve desen modeline sahip olan granit taşlarının hepsi, kimyasallara ve çevresel etkenlere aynı tepkiyi vermemektedir. Özellikle koruyucu cilasının (mühür olarak ta bilinir) etkisini yitirmesiyle, granit gözenekleri her türlü sıvıyı veya lekeyi kısmen de olsa emebilmektedir.
Yüzeydeki koruyucu cilanın etkisini kaybedip kaybetmediğini anlamak için, yüzey üzerine dökülen sıvının durumunu takip etmek yeterlidir. Sıvı yüzey üzerinde boncuklara dönüşüyorsa koruyucu aktif, yüzeyin üstünde kayboluyor ve dağılıyorsa etkinliğini yitirmiş demektir. Bu durumda; yüzey üzerine yeni koruyucu cila yapılması gerekir ve yapılan cila kullanıma bağlı olarak, minimum 2-3 yıl yüzeyi dış etkenlere karşı korur.
Öncelikle tavsiye edilen bu leke çıkarma ve parlatma yöntemleri %100 granitten imal edilmiş gerçek granit malzemeler için önerilmektedir. Mermerit, dökme demir, dökme granit, döküm mermer, döküm granit, poligranit, polügranül isimleriyle bilinen yapay tezgahlar, %100 doğal granit taşından imal edilmedikleri gibi çeşitli (polimer) reçineler içerdikleri için aşağıda önerilen yöntemler işe yaramayabilir ve yüzeylere zarar verebilir.
Granit'ten yapılmış %100 orjinal granit eşyalar, mermer kadar olmasa da, belli periyodlarda aşındırma tekniği kullanılarak yapılan yüzey bakımı (silim-parlatma-cilalama) uygulaması isteyen, çok sağlam ama bir o kadar da narin dokunuşlar isteyen doğal taşlardandır. Aslında mermerden daha dirençli olan granit yüzeyler için üretilmiş bir çok kimyasal özellikli yüzey temizleyiciler oldukça işe yaramaktadır. Ancak granitin cinsi, rengi ve leke yoğunluğuna göre; bu yüzey ve zemin temizleyicilerin işe yaramadığı durumlar da söz konusu olabilmektedir. Granit yüzey üzerinde kullanıma bağlı (içki, sigara, çay, kahve, asitli yiyecek ve içecek) olarak oluşan leke, yanık ve benzeri hasarların, genişliği ne boyutlarda olursa olsun, temizliği hatta tamiri ve onarımı her zaman mümkündür. Yüzeyi iyi korunduğunda, çok uzun yıllar yapısı ve renginden ödün vermeden amacına uygun hizmet edebilmektedir. Granit tezgah, masa ve benzeri eşya yüzeylerinin maruz kaldıkları lekelerin çıkarılması için bir çok alternatif yol bulunmaktadır.
Vişne ve mor lahana renginde olan tüm lekeleri (içecek ve yiyecek bulaşığı), en basit yolla karbonatlı su karışımı ile çıkarmak mümkündür. Bir kap içerisine bir miktar karbonat (2-3 yemek kaşığı) koyulur ve su ilave edilerek lapa haline getirilir. Şu kaynatılmış, kireçten arındırılmış ve soğutulmuş olursa çok daha iyi olur. Hazırlanan lapa leke üzerine yayılır. Lapayla kaplanan yüzeyin üzeri streç filmle kapatılır. Minimum 12 saat, maksimum 1 gün lapa yüzey üzerinde bekletilir. Ardından katılaşmış karbonat lapası, yüzeyi çizmeyecek spatula (plastik olanlar tercih edilmeli) benzeri aletle kazınıp, yüzey bol su ile durulanır ve leke çıkarımı sağlanmış olur.
Çıkarılan leke sonrası yüzeyde hafif matlık gözlemlenirse, marketlerde satılan ph değeri düşük bulaşık parlatıcısı ile parlatılabilir. Granit tezgahların yüzeylerinde oldukça işe yarayan bulaşık parlatıcısı ile taze lekeler de kolayca çıkarılmaktadır.
Bir diğer leke çıkarma yöntemi de, limon suyu ve beyaz sirke karışımıdır. Aslında kimyasallara ve asitlere oldukça dirençli olan granit için altını çizerek belirtmek isteriz ki; koyu renkli (siyah ve tonları) granit yüzeyler üzerinde renk değişikliğine sebep olabilir. Bu karışım daha çok açık renkli (beyaz ve tonları) yüzeylerde işe yaramaktadır.
1 çay bardağı beyaz veya normal sirke (mümkünse evde hazırlanan) içine bir kaç damla limon suyu damlatılarak, mikrofiber bez ile yüzeye hafif baskı kuvvetiyle uygulanır. Lekenin çıkarılması ardından her ihtimale karşı hızlıca yüzeyin durulaması yapılır.
El altında sirke bulunmuyorsa, yukarıdaki yöntem karbonat ile de uygulanabilir. Burda değişken olan nokta, sirkedeki asit oranı karbonatta bulunmadığından dolayı acele edilmesine gerek yoktur. Ayrıca koyu renk granit yüzeylere de rahatlıkla uygulanabilir.
Sıkça uygulanan bir diğer yöntem ise; kabartma tozu, diğer adıyla fırın sodası ya da kimyasal adıyla Sodyum Bikarbonat kullanımıdır. Özellikle ankastre fırın ve benzeri eşyaların lekelerinin çıkarılmasında ve temizliğinde sıkça kullanılmaktadır. Nemli mikrofiber bir bez yardımıyla leke üzerine sürülen fırın sodası, baskı kuvveti uygulanarak lekelerin çıkarılmasında kullanılabilir. Genellikle ağır yağ ve pas lekelerinde olumlu sonuç alınır. Eğer istenilen sonuç alınamazsa, kombin karışım seti hazırlanıp lekelerin daha etkin çıkarılması sağlanabilir. Bu karışım için, Hidrojen Peroksit ve sıvı bulaşık deterjana ihtiyaç vardır. 2 adet kabartma tozu, 1 çay bardağı sıvı bulaşık deterjanı ve bir tatlı kaşığı hidrojen peroksit birleştirilerek elde edilen karışım yüzey üzerine uygulanır. Burda önemli olan nokta; yüzeye uygulanan bu kombin karışımın yüzey üzerinde 12-24 saat arasında bir zaman diliminde yüzey üzerinde kalmasını sağlamaktır. Aslında bu yöntemin, yukarıda ilk örnekte verilen karbonatlı kapatma yönteminden (malzemeler hariç) hiçbir farkı yoktur. Ordaki adımların aynısı bu yöntemde de uygulanabilir.
Eğer tüm bu yöntemlere rağmen yağ lekeleri çıkarılamıyorsa, bir miktar benzin kullanımı sorunu kökten çözecektir. Fakat benzin kullanımı çok kısıtlı zaman içerisinde olmalı ve kullanım süresi 1-7 dakika arasında olmalıdır. Diğer yandan ateş ile kesinlikle teması sağlanmamalı ve granit yüzey üzerinde kalıntısı kalmayacak şekilde bol su ile durulanıp sıvı deterjanla temizlenmelidir. Benzin kokusunu gidermek için ortam havalandırılmalı, kuruyan yüzey en son izopropil içeren bir dezenfektan ile silinip iyice temizlenmelidir.
Granit yüzyıllardan beri gösterişli anıtlarda, saraylarda ve mutfak tezgahlarından dekoratif yer döşemelerine kadar bir çok alanda kullanılan zarif, antibakteriyel ama bir o kadar da sağlam bir doğaltaştır. Kullanımı ve bakımı ciddi özen gerektiren granitten yapılmış bu kullanım araçları, gösterilen özene paralel olarak kullanım ömürleri uzar ve yaşam alanlarımızı süslemeye devam ederler. O kadar uzun ömürlü olurlar ki; eski çağlardan günümüze kadar uzanan yolculuklarını, granitten yapılmış tarihi eser statüsündeki mezar, ibadethane ve benzeri yapılarda görmek mümkündür.
Granit üzerinde oluşan lekeler ne kadar baskın ve ağır olursa olsun, kireç çözücü, çamaşır suyu, tuz ruhu, yüzeyi çizecek sertlikte olan metal malzemeler ve yüzeyin üzerini soyup aşındıracak kadar ph değeri yüksek asitli bileşenleri ve deterjanları kullanmaktan kaçınmak gerekmektedir. Kimyasallar ile sürekli yapılan temizlik ve leke çıkarma işlemleri, granit yüzey üzerindeki koruyucu mühürün dış etkenlere olan dayanımını zayıflatır ve kullanım ömrünü kısaltır. Zarar verip vermeyeceğinden emin olamadığınız yüzey ve zemin temizleyicileri, genellikle kapı altlarında bulunan granit parçaları üzerinde test edip deneyebilirsiniz.
Granitten yapılmış bir masa, tezgah, lavabo ve benzeri kullanım araçlarını kullanırken, hem yüzeyin korunması hem de hijyenik olması açısından bazı önlemler alınabilir. Örnek vermek gerekirse; eşyaların alt ayaklarına saydam ve ayak şekline göre plastik veya kauçuk tabanlar yerleştirilebilir. Mutfak tezgahı üzerinde yapılacak yemek veya salata yapımında kesme tahtasına ilaveten altına, pre-stretch film döşenerek, lekelere karşı garantili önlem alınabilir.
Ayrıca, masa ve tezgah yüzeyler için de, saydam plastikten yapılmış yumuşak kaplamalar da kullanılabilir. Böylece granit yüzey üzerine dökülme ihtimali olan, her türlü yiyecek ve içecek gönül rahatlığıyla tüketilebilir. Lavabo ve benzeri ortak kullanım alanlarında ise; tek kullanımlık ince stretch filmler kullanılabilir.
Bunların dışında, metal yapıda olan temizlik araclarının, granit yüzey üzerinde kullanılması ve gezdirilmesi de, yüzeyin çizilmesine sebep olabilir. Bu çizikler içerisine zamanla kullanıma bağlı olarak, artık ve kalıntılar yerleşir. Bu durum hem görüntü kirliği hem de hijyenik olmayan ortam oluşturur.
Granitin sert yapısı nedeniyle, yüzeyinin temizliği, bakımı ve parlatma işlemleri diğer taşlara oranla daha zor olmasına neden olmaktadır. Bu işlemler büyük silim makineleri ve koruyucu kimyasal bileşenler ile yapılmaktadır. Granit yüzeylere ortalama yılda 1 defa parlatma ve cilalama yapılması, malzemenin kullanım ömrünü uzatır ve %100 hijyenik ortam sağlar. Granit yüzey parlatma ve cilalama işlemleri için Granit Silim sayfamızdan detaylı bilgi edinebilirsiniz.